Ömrümün sebebi,fikrimin en NARİN
GÜLÜ,annem...
Nasıl başlanır sözcüklerle seni kağıda
dökmeye,nasıl ifade edilir bilmiyorum öğrenemedim...
Ben seni hiç anlatamadım anne,hiç
güvenemedim sözcüklere.
Yaşadım seni...Her soluk alışımda,her
baktığımda,konuştuğumda yani insanın ona bahşedilmiş her yetisini kullandığımda
seni yaşadım.
Bütün evlatlar için çok mühimdir anne
muhakkak ama sen bende anneden daha fazlasın.Arkadaş,dost,yoldaş,öğretmen ve
daha nice rol.Ve anne,sahip olduğum bütün uzuvlarımdın
sen.Yürüyen,konuşan,bakan yanımdın sen.Kimi zaman eksik,yarım ama ben olan;beni
ben yapan...
Gördüğüm kabuslardı yokluğun anne.Cennet
bahçeleriydin düşlerimin.İsyanlarım,ağlamalarım,kimi zaman en büyük suçlumdun
anne,en büyük acım.
Ne çok erteledin mutluluğu.Belkide
yaşamayı,bizim için.Gözlerime bakıp mutluluğumla kanatlanan gül kokulu annem...
Hep pervane oldun ateşe ben için;yandın
yandın.
Biliyorum ben sana bağlı
değil,bağımlıydım.Biliyorum artık çocuk değilim.Biliyorum birey olma
özellikleri göstermekte geç kaldım.
Evet biliyorum...Ama muhtacım sana.İhtiyacım
var demiyorum anne muhtacım sana.'Ezo, 'offf deme ruhum acıyor' diyorsun ya
anne;seninde canının yandığını hissettiğimde ruhum eziliyor anne.
Bak gördün mü?Yine yazamadım
seni,Kopuk,devrik cümlelerle dolu bir mektup yazdım.Ama anlıyorsun biliyorum.
BEN SENİ ÇOK SEVİYORUM ANNE.
e/ö/k
e/ö/k
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder